“Panik Bozukluk” Nedir?
Gündelik yaşamda pek çok stresli durumla baş başa kalırız ancak çoğu kez stresli durumu doğru yönetemeyiz. Strese maruz kalan beden bu duruma çeşitli fizyolojik tepkiler verir. Bu tepkiler aslında bedenin zorlandığı durumla daha kolay baş etmesini sağlayacak ve bedeni kaçmaya ya da savaşmaya yönlendirecek gücü veren bir dizi tepkiyi içerir ve bu tepki zinciri aslında bir çeşit alarm sistemidir. Yoğun stresin beraberinde getirdiği bedensel değişiklikler ve gün içinde yaşanan gerginlikler şimdilerde insanlar arasında “bende panik atak var” şeklinde isimlendiriliyor. Peki “panik atak” diye bir ruhsal rahatsızlık gerçekten var mı? Daha doğrusu bu biçimde tanımlanan sorun aslında nedir?
Panik Bozukluk en basit tanımı ile, DSM’de Kaygı Bozuklukları altında sınıflanan; tekrarlayıcı ve beklenmedik panik ataklarının yaşandığı, atağın sonuçlarından korkmayı içeren bir ruhsal rahatsızlıktır. Kişi bedeninde çeşitli belirtiler hisseder. Bunlar; kalp çarpıntısı, nefessiz kalma duygusu, göğüs ağrısı, terleme, titreme, mide bulantısı, karıncalanma, uyuşma vb.. bedensel belirtileri içerir. Bununla birlikte kişi, ölüm korkusu ve delirme ya da kontrolü kaybetme korkusu gibi bilişsel belirtiler yaşar. Bu bedensel belirtiler ve korkutucu düşünceleri (ölüyorum, kalp krizi geçiriyorum vb..) içeren durum “panik atağı” olarak isimlendirilir. Burada önemli olan kişinin bedensel belirtilerinin herhangi bir sağlık sorununa ya da madde kullanımına bağlı olmadan aniden ortaya çıkması ve beklenmedik anlarda tekrarlamasıdır. Atakların beklenmedik ve tekrarlayıcı olması kişiyi “atak ne zaman, nerede gelecek” şeklinde bir kaygıya soktuğu için bu kişilerde çeşitli güvenlik önlemleri ya da kaçınma davranışları gözlenir. Bunlardan en belirgin olanları; yalnız dışarı çıkmamak, evden uzaklaşmamak, toplu taşıma araçları ile seyahat etmemek, köprü ve tünellerden uzak durmak, heyecan verici aktivitelerden (örn. korku filmi izlemek, adrenalini yüksek sporlar yapmak) uzak durmaktır. Kişiye panik bozukluk tanısının konabilmesi için tekrarlayıcı ataklar sırasında yukarıda bahsi geçen bedensel, bilişsel belirtiler ve ataklar arasında kaçınma, güvenlik davranışlarının belirli bir süre boyunca ve de çeşitli koşullar altında ortaya çıkması gerekmektedir. Diğer tüm ruhsal sorunlarda olduğu gibi panik bozuklukta da tanı bir ruh sağlığı uzmanının değerlendirmesi sonrasında belirlenir ve uygun tedavi prosedürleri hastaya tavsiye edilir.
Akılda kalması gereken en önemli nokta insanların hayatları süresince zaman zaman panik atakları yaşayabilecekleridir. Bu panik atakları, yaşam stresleri ya da tehlike içeren durumlar karşısında vücudun kendini savunması ve/veya çözüm bulması için ortaya çıkardığı doğal ve normal tepkilerdir. Ancak temel amacı kişiyi korumak olan bu alarm sisteminin bozulması; tehlike içermeyen durumlar karşında dahi korku ve kaygı tepkileri vererek, kişiyi gündelik hayat aktivitelerinden ve rutininden uzaklaştıracak bir hal alması sorunun başladığı yerdir.
Eğer siz de kendinizde tehlike içermeyen durumlarda dahi ortaya tekrarlayıcı şekilde çıkan, yukarıdaki belirtileri içeren ve sizi günlük aktivitelerinizden uzaklaştıran bir değişim yaşıyorsanız bir ruh sağlığı uzmanına danışmanız gerekmektedir.
Uzman Psikolog İpek Turgut