Çocuk keşfetmeye ve öğrenmeye hazır, hevesli bir doğaya sahiptir. Her şeyi merak eder, kurcalar ve anlamaya çalışır. Bilgiyi eşsiz bir kapasiteye sahip beynine bir bilgisayar gibi kaydeder.
Peki ama bu meraklı ufaklıkların öğrenmesi nasıl gerçekleşiyor?
Oyun, çocuğun en önemli aktivitesidir. Çocuk oyun ile öğrenir. Karşı karşıya kaldığı koskocaman dünyayı önce modeller ve minik oyun dünyasında deneyimler. Hayattaki tüm rollerini, baş etme yöntemlerini oyun içerisinde deneyimleyerek kazanır. Bu deneyimlere ebeveyn tutumları da eklendiğinde çocuğun kişilik yapısının temelleri oluşmuş olur. Anne-baba olmak, abi-abla olmak, öğrenci-öğretmen, güçlü – güçsüz, hırslı-çekingen olmak, kavgacı ya da uysal olmak…
Tüm bu oyun sürecindeki kazanımlarını ise tek başına sağlayamaz, hem yaşıtlarını hem de ebeveynlerini gözlemler. Özellikle anne ve babanın oyun içindeki katılımı çok önemlidir. Çünkü çocuk bakıcısı veya yaşıtlarından ziyade ilk bağlanma nesneleri olan anne ve babanın kendisine kattığı çözümleri ve rolleri hayatına alır ve önce oyun içinde sonra hayatın içinde deneyimler.
Haydi beraber oynayalım
Çalışan anne ve babaların en önemli sıkıntısı zaman olmaya başladı. İşte bu sebeple kendilerine de dinlenme zamanı ayırmak isteyen anne babalar, ya yemek yaparken ya gazete okurken yada başka bir işle uğraşırken çocukları ile ilgilenir oldular.
Oysa verimli vakit geçirmek dediğimiz şey ne kadar süre çocuğunuz ile ilgilendiğinizden ziyade ne kadar çok o “an” ın içinde tüm dikkatiniz ve ilginiz ile çocuğunuz ile ilgilendiğiniz oluyor.
Belki her akşam başbaşa geçirilen 1 saat çocuk için hiçbir şeyin yerini tutmayan bir öğrenme süreci olmaktadır. Ailecek yapılacak oyun saatlerinin yanı sıra bazen sadece anne ile bazen sadece baba ile zaman geçirmesi önemlidir.
Kutu oyunları çıktı çıkalı evcilik tarih oldu!
İşten gelmiş yorgun anne babalar genellikle masada bir kutu oyunu oynamayı veya beraber resim yapmayı oyun oynamak olarak görüyorlar. Bu tür aktiviteler çocuğun sadece sözel becerisini veya resim yapmak gibi bireysel aktiviteler kendi iç dünyasını destekliyor.
Oysa “verimli vakit geçirmek” birlikte yapmak, birlikte olmak ve birlikte hissetmek halidir.
Çocuğunuz masa başı oyun ve aktivitelerden daha çok hareket ve eylemin içinde olduğu oyunlara teşvik edin. Evcilik, taklit yapma, korsancılık, kuaförcülük gibi farklı rolleri de deneyimleme fırsatı bulacağı oyunlar için çocuğunuza siz fikir verip oyuna ve eyleme davet edin.
Çocuk uyarılar ile değil deneyimler ile öğrenir!
Çocuğun öğrenme biçimi oyundur. Eylem ile oyun içinde öğrenir. Doğasında oyun yer alır. Oyunu ve oyuncak keşfini yasaklayıp çocuğunuzu bir yetişkin olmaya zorlamayın.
Mantıklı düşünmesini sağlayarak, çocuğunuzu uyararak öğretmek yerine oyun içinde çözümler ve deneyimler ile çocuğunuza neyi yapmaması gerektiğini gösterin. Sözel bilgiden çok davranışsal olarak gözlemlediğini hızlıca öğrendiğini göreceksiniz.
Çocuk anne babasının davranışlarını büyüteç altında izler. Eğer çocuğunuz bir davranışı yanlış yaptığını düşünüyorsanız mercek altında olanın siz olduğunuzu unutmayın. Bir yerde tutarsız mesaj vermiş olabilir veya söylediğinizin aksi bir davranış göstermiş olabilirsiniz.
Söz uçar, eylem kalır…
Psikolog Ezgi Başaran